Cinsel yolla bulaşan hastalıkların belirtileri kolay tanınamıyor
Cinsel yolla bulaşan hastalıklarının kolay tanınan belirtileri olmadığını belirten uzmanlar, bu belirtilerin bazen yıllarca ortaya çıkmayabileceğini söylüyor. Bu hastalıkların genellikle kendiliğinden iyileşmeyeceğinin altını çizen Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, “Tedavi her zaman gereklidir. Korunmasız ilişki olduğunda, bulgu olmasa bile gecikmeden doktora başvurulmalıdır. Başvuru için hiç bir zaman geç değildir.” dedi. Tedavi sürecinde de hastalık bulaştırılabileceğine vurgu yapan Mamçu, başka şekilde gebelikten korunulsa bile, prezervatifle korunulmamış ilişkilerden kaçınılmasını öneriyor.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, cinsel yolla bulaşabilecek hastalıklara dikkat çekti ve bu hastalıklardan korunmak için alınabilecek önlemleri sıraladı.
Cinsel yolla bulaşan hastalıkların belirtileri hemen ortaya çıkmayabilir
Cinsel ilişki sırasında bulaşan mikroplarla, kadın ve erkeklerde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen durumlara Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar (zührevi hastalıklar) denildiğini belirten Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, “Kişiye hastalık bulaşmış olsa da belirtileri hemen ortaya çıkmayabilir.” dedi.
Yaralı veya zedelenmiş dokular hastalık kapma riskini artırır
Hastalık etkeni taşıyan kişinin mikroplarının cinsel ilişki sırasında, vücut salgıları yoluyla eşine bulaştığını ifade eden Mamçu, “Bulaşma, hazne (vajina), makat ya da ağızla yapılan cinsel ilişkiyle olur. Arada erkek ya da kadın prezervatifi, vücuda salgı temasını engelleyen şeffaf film gibi koruyucular olmaksızın cinsel ilişkide bulunmak enfeksiyonların bulaşması açısından yüksek risk taşır. Sağlıklı deri bir dereceye kadar koruyucudur. Damak, dil, dudaklar ve cinsel organlarda yara veya zedelenme olduğunda hastalık riski artar. Hepatit B, Herpes ve HPV gibi bazı enfeksiyonlar kılıf kullanılsa bile terli cildin teması yoluyla da bulaşabilirler.” uyarısında bulundu.
Sterilize edilmemiş kesici delici aletler de enfeksiyon bulaş riskini artırabilir
HIV, Hepatit B ve Hepatit C virüslerinin kan yoluyla da bulaşabildiğine dikkat çeken Mamçu, “Bu kişilerden yapılan kan nakliyle olduğu gibi, kan alma ve tedavilerinde kullanılan cerrahi alet veya iğnelerin sterilize edilmeden başkasında tekrar kullanılması bulaşmaya neden olur. Aynı şekilde HIV etkeni taşıyan birisinde kullanıldıktan sonra sterilize edilmemiş, kesici alet ve iğnelerle dövme yapılması, kulak delinmesi ve manikür pedikür yapılması da bulaşmaya neden olabilir. Virüs taşıyan birinin kullandığı iğneyle uyuşturucu madde kullanımı da madde bağımlılarını yüksek risk grubuna sokar.” açıklamasını yaptı.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar bebeklerin sağlığını olumsuz etkiler
Bu hastalıklardan herhangi birinin mikrobunu alan kadınların gebelik, doğum veya emzirme sırasında bu mikropları bebeklerine geçirebileceklerinin altını çizen Mamçu, bu durumda bebeklerin sağlığının olumsuz etkilenebileceğini vurguladı.
Başkasının bardağını veya çatal kaşığını kullanmakla cinsel yolla bulaşan hastalıklara yakalanılamayacağını belirten Mamçu, “Başkasının nefes ve öksürüğünden, el sıkışmaktan ve öpmekten de bu tür enfeksiyonlar bulaşmaz. Böcek, sivrisinek ısırması, tuvaletler (klozete oturmak), yüzme havuzları veya hamamlar, sanıldığının aksine, bulaşmaya neden olmaz.” diye konuştu.
Kadınlarda belirtiler daha zor fark edilir
Bu gruptaki hastalıkların kolay tanınan belirtileri olmadığına dikkat çeken Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, “Hiçbir belirtileri olmayabileceği gibi, her etkene özgü farklı belirtiler olabilir. Genel olarak görülen belirtiler arasında; idrar yaparken yanma, acıma, sık sık idrara gitme, peniste, vajinada, makatta veya ağızda ağrısız ya da ağrılı yaralar, siğiller ve içi su dolu ağrılı kabarcıklar, penis, hazne veya makattan gelen su gibi, beyaz, sarımtırak veya yeşil olabilir ve kokusu her zamankinden farklı akıntılar, kasıklarda, makatta veya haznede kaşıntı, kasıklarda bezeler, karnın alt bölümünde tek ya da çift taraflı ağrı, cinsel ilişki sırasında ağrı ve ilişki sonrasında kanama, deride el ve ayak tabanında döküntüler sıralanabilir.” dedi.
Bu belirtilerden herhangi biri olduğunda cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon olup olmadığını anlamak için doktora gitmek gerektiğini vurgulayan Mamçu, “Özellikle deride, ağız içinde, cinsel organların iç ve dış yüzeylerinde görülen belirtiler başka bir cinsel yolla bulaşan enfeksiyonu almayı kolaylaştırır. Belirtilerin görülmesi haftalar, aylar veya yıllar sürebilir. Bazen hiç belirti olmaz ya da o kadar azdır ki fark edilmeyebilir. Özellikle kadınlarda belirtiler daha zor fark edilir. Bu nedenle bir hastalık olduğu belirlenmediğinden tedavi de edilmez. Böylece hastalık farkında olmadan başkalarına bulaştırılabilir.” şeklinde konuştu.
Tedavi sürecinde de hastalık bulaştırılabilir
Bu hastalıkların genellikle kendiliğinden iyileşmeyeceğinin altını çizen Mamçu, “Tedavi her zaman gereklidir. Belirti olduğunda ya da korunmasız ilişki olduğunda, bulgu olmasa bile gecikmeden doktora başvurulmalıdır. Başvuru için hiç bir zaman geç değildir. ilk belirtiler geçse bile başvuru yapılmalıdır. Kendiliğinizden, ya da doktora danışmadan özellikle antibiyotik kullanmayın. Doktora kendinizde böyle bir hastalıktan kuşkulandığınızı söyleyin.” uyarısını yaptı.
Teşhis için laboratuvar incelemeleri gerektiğini dile getiren Mamçu, “Bazen bütün tetkiklerin sonuçlanması zaman alabilir. Verilen tedaviyi, şikayetleriniz geçse bile tam uygulayın. Tedavi süresince cinsel ilişkide bulunmayın ya da ilişki olduğunda siz veya eşiniz kılıf kullanın. Eşinizi veya ilişkide bulunduğunuz kişiyi uyarın. Hastalığın size bulaştığı andan sonra ve tedavi süresince cinsel ilişkide bulunduğunuz kişilere hastalık etkeni bulaştırabilirsiniz. Bu nedenle kontrol ve tedavi olmaları için geçmişte cinsel ilişkide bulunduğunuz eşlerinize bilgi vermelisiniz.” dedi.
Korunmasız cinsel ilişkilerden kaçınılmalı
Cinselliğin güven içinde yaşanması gerektiğini belirten Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, “Geçmiş dönemde de olsa, sizin ya da eşinizin başkalarıyla cinsel ilişkisi olması, her zaman risklidir.” dedi.
Prezervatifle korunulmamış ilişkilerden kaçınılmasını öneren Mamçu sözlerini şöyle tamamladı:
“Kaçınamadığınız ilişkiler olduğunda tanı ve tedavi için gecikmeden tıbbi yardım alın. Kimsenin bir hastalık etkeni bulundurup bulundurmadığı anlaşılamadığından, insanları konumlarına göre değerlendirerek yanılmayın. Kılıf en etkili korunma yoludur. Başka şekilde gebelikten korunuyorsanız bile kılıf da kullanarak eşinizi ve kendinizi hastalıklara karşı güvenceye alabilirsiniz. Eşinizde bir bulaşma varsa tedavi bitene dek ilişiye girmeyin.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı